Blockchain
“Blockchain teknolojisi, verilerin güvenli ve şeffaf bir şekilde paylaşılmasını sağlayarak iş dünyasını kökten değiştirme potansiyeline sahip.” - Richard Branson
Geleceğin Dijital İmzası
Blockchain teknolojisi, bloklardan oluşan bir zincir yapıyı tanımlar. Blockchain, dağınık yapıda bir veritabanı sistemi olarak şifrelenmiş işlemlerin takibini sağlar. Bu sistem, paylaşılabilen ve üzerinde değişiklik yapılamayan bir defter olarak da düşünülebilir. Blockchain teknolojisi, iş süreçlerinin güvenli ve verimli bir şekilde işleyebilmesi için bilginin mümkün olan en hızlı ve doğru şekilde aktarılmasını sağlar. Blockchain’in en temel faydası, yalnızca izni olan ağ üyelerinin ulaşabileceği bir defter niteliğinde olmasıdır. Üstelik, sisteme erişebilen üyeler, verilerde herhangi bir değişiklik yapamamaktadır. Blockchain’i ideal kılan bir özelliği de paylaşılabilen ve şeffaf bilgi sağlayan bir yapıda oluşudur. Bu, kullanıcı için güven verici bir unsurdur.
Blockchain, finansal hizmetlerin geleceğini şekillendirmekte ve sektöre yeni olanaklar sunmaktadır. Finans sektöründe blockchain teknolojisinin ana kullanım alanlarından bazıları şunlardır: Uluslararası para transferleri, Akıllı sözleşmeler, Menkul kıymetlerin tokenleştirilmesi, Şeffaflık ve dolandırıcılığın önlenmesi.
Blockchain ve Bitcoin arasındaki fark, Blockchain’in veri güvenliğini sağlamak ve diğer çeşitli görevleri yapmak için kullanılmasıdır. Bitcoin ise tek bir kripto para birimidir. Blockchain, bilgileri (veri blokları) kaydetmek için kullanılan özel bir teknolojidir. Kripto para birimleri, Blockchain’i kullanmanın en popüler ve iyi bilinen yollarından biridir. Ve Bitcoin, bir kripto para biriminin en popüler ve iyi bilinen örneğidir. Buna rağmen Blockchain kavramını ortaya koyan ve onu dünyaya tanıtan da Bitcoin’dir diyebiliriz
Blockchain teknolojisi, 2008 yılında Satoshi Nakamoto isimli, kimliği bilinmeyen kişi veya kişiler tarafından yayınlanan teknik bir izahname ile ortaya çıkmıştır. Ancak, Blockchain teknolojisinin ardındaki fikir, bilim adamları Stuart Haber ve W. Scott Stornetta’nın hesaplama açısından kullanışlı bir çözüm ile dijital belgelerin zaman damgası ile kurcalanamaz veya geriye dönük olarak değiştirilememesi şeklinde 1991 yılında tanımlanmıştır
Blockchain, dağıtılmış bir yapıya sahiptir. Bu, bir ağdaki her bir bilgisayarın (veya düğümün) kendi kopyasına sahip olduğu anlamına gelir. Veriler tek bir merkezi otoritenin kontrolü altında değildir ve ağın daha geniş bir kesimi tarafından onaylanır. Bu dağıtılmış yapı, blockchain’in güvenliğine katkıda bulunur. Verilerin tek bir yerde saklanmaması, veri hırsızlığı veya veri kaybı gibi tehditleri minimize eder.
Blockchain, güvenliği artırmak için kriptografi kullanır. Veriler şifrelenir ve blok zincirindeki her bir blok, önceki bloğun kriptografik bir işleviyle birbirine bağlanır. Bu, blok zincirindeki herhangi bir değişikliğin tespit edilmesini sağlar. Kriptografi, blockchain’in güvenliği için temel bir unsurdur.
Blockchain, blok zincirindeki tüm düğümlerin (veya çoğunluğun) aynı verileri onaylaması için konsensüs algoritmaları kullanır. Bu, tek bir düğümün verileri değiştirme girişimlerini engeller. Konsensüs algoritmaları, ağın güvenliğini ve tutarlılığını sağlamak için önemlidir.